Didimdeyken

Apollon… (1)

Ah Apollon!

Olympos’un büyük tanrılarından, Zeus ile Leto’nun oğlu, Artemis’in ikizi…

Gençliği ve güzelliği ile çok canlar yakan, Olympos‘un en sevileni, yaşam ve şifa kaynağı…

Yay, müzik ve sanat, kehanet, yaşam ve şifa…

Güneş gibi parlak…

Apollon, Zeus ve Leto’nun oğlu.

Güneş gibi parlak…

Ah Apollon!

Annesinin onu ve ikizi Artemis’i doğurmak için nelere katlandığını biliyorsunuz değil mi?

Hani Hera kıskanmıştı da, annesi Leto doğum yapacak yer bulamamıştı…

Hani kurak, kayalık bir adada doğurmak zorunda kalmıştı, hatırladınız mı?

Bilirsiniz bebekler doğdukları an avaz avaz ağlamaya başlarlar. Oysa o, uzun neşeli bir çığlıkla doğar.

Themis, Olympos’dan getirdiği ambrosia ve nektarı ona sunar.

Tanrısal yiyecekler, içecekler ile beslenmeye başlar başlamaz, güçlenir.

Apollon yürümeye başladığı anda adaya da güzellikler gelir, bastığı yerden çiçekler, otlar fışkırır.

İşte o kurak, çorak ada adeta cennette döner.

Güzel sesler çıkaracak bir lir ister, kardeşi Hermes tanrısal gücüyle ikiye ayırdığı inek bağırsağıyla, kaplumbağa kabuğundan yaptığı liri hediye eder.

Bir yay ister, Olympos’un ustası Hephaestus hediye eder.

Nişancıdır, ikizi Artemis gibi onun da attığı ok asla hedefinden şaşmaz.

İyileştirici tanrıdır, oğlu Asklepion hekimlik yeteneğini nereden aldı sanıyorsunuz?

Peki ya lir ve kithara virtüözü oğlu Orpheus’un yeteneği? Elbette ki babası Apollon’dan…

Dört at koşulu o muhteşem arabasıyla, göğü her gün bir uçtan diğerine dolaşır.

Sırf güneş doğsun diye.

Eos (şafak) her sabah, geceden sıyrılıp, ışığın tanrısının, Apollon’un, gelişini duyurur.

Tekrar, tekrar, tekrar…

Diğer yandan bilici tanrıdır, onun uygun gördüğü insanlar kahin ya da falcı olabilirler. İşin aslını isterseniz bilicilik çok çok önemlidir. Ve eğer bu yeteneği istiyorsanız, onunla iyi geçinmelisiniz.

Kiklopların öldürülmesi

Zeus, torunu Asklepios‘u öldürdüğünde, Apollon buna tepkisiz kalmaz ve Zeus’un yıldırımlarını yapan kiklopları öldürür.

Zanaatkar kikloplar , Zeus’un şimşekleri dışında Poseidon’un üç dişli yabasını, Hades’in görünmezlik miğferini de ürettiler.

Ayrıca Tanrıça Artemis’in ok ve yayını Ay ışığından; tanrı Apollo’nunkileriyse güneş ışığından yonttular.

Zanaatkar Kikloplar öldürülünce, bu kez öfkelenen Zeus olur ve  Apollon’u sonsuza dek yerin altına Tartaros’a hapseder.

Fakat oğlunun gözyaşlarına dayanamayan Leto, Zeus’a onu affetmesi için yalvarınca, Apollo’nun cezası bir yıllık ağır işçiliğe iner.

Görevi kral Therae’li Admetus’un hizmetinde koyunlara bakmaktı. Bir tanrı için oldukça ağır değil mi?

Apollon hakkında anlatacak çok şey var; Kendisinin aşık oldukları, ona aşık olanlar, karanlık tarafları…

Bu yazıda, karanlık yüzüne dair bir öykü aktarıp, gerisini bir başka yazıya saklamak isterim.

Ağlayan Kaya

Manisa, Spil dağındaki ağlayan kaya.

Manisa – İzmir yolunda, Spil dağında ağlayan bir kaya vardır. Bu kayanın göz yaşlarının sebebi ise Apollon ve Artemistir.

Tantalos’un kızı Niobe ile Tanrıça Leto’nun çocuklukları bu yörede geçmiştir. Daha sonra Thebai Kralı Amphion ile evlenen Niobe’nin yedi kız, yedi erkek olmak üzere 14 çocuğu olur.

Niobe her fırsatta kendisinin çok çocuğu olduğunu, Leto’nun ise sadece iki çocuğunun olduğunu söyler. O kadar çok tekrarlar ki en sonunda Tanrıça Leto’yu öfkelendirir.

Hırsını almak ister ve çocuklarına Niobe’yi cezalandırmalarını söyler.

Niobe’nin yedi erkek çocuğu Apollon’un ve yedi kız çocuğu Artemis’in oklarıyla öldürülürler.

Niobe çocuklarının cesetleri başında günlerce ağlar. Sonunda tanrı Zeus, Niobe’nin haline acır ve ızdırabına son vermek için onu Spil Dağı eteklerinde taş haline getirir.

Facebook
Twitter
LinkedIn
Email

4 Responses

  1. Yine çok güzel bir yazı olmuş yüreğinize sağlık

  2. Geri bildirim: Ares... - Didimdeyken

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir